ÖTENAZİ Mİ?
20 okunma

ÖTENAZİ Mİ?

Ötenazi, bir kişinin veya hayvanın hayatını sonlandırmak için uygulanan bir yöntemdir. Ancak bu uygulamanın yalnızca kişinin isteğiyle ve tıbbi olarak başka çözüm yolu bulunmayan durumlarda yapılması gerektiği vurgulanmaktadır. Hayvanlar üzerinde yapılan kötü muamele ve öldürme, insanlık dışı bir yaklaşım olarak ele alınmakta, hayvan haklarına saygı ve sevgi ön plana çıkmaktadır.

ABONE OL
19/02/2025 01:30
ÖTENAZİ Mİ?
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Ötenazi bir insanın ya da bir hayvanın bir hastalık nedeni ile hayatlarının dayanılmaz hale gelmesi nedeniyle çok az acı duyulan veya hiç acı duyulmayan şekilde ölümlerine sebep olacak bir enjeksiyon uygulamasıyla yaşam ünitesinden ayrılarak hayatını sonlandırmak anlamına gelmektedir. 

Bu tanımda dikkat çekilmesi gereken en önemli şey ötenazinin hastalık nedeniyle hayatın dayanılmaz hale gelmesi nedeniyle yapılması. Devam edelim:

Ötenazinin uygulanma işlemi en başta bir terapi ve detaylı araştırmayla başlamaktadır. Hasta olmuş olan kişinin ölümü kendisinin istediğini söyleyerek beyan etmesi gerekmektedir. Aynı zamanda ötenazi uygulanmasını isteyen hastalar ötenazi ve ölümün istemeyi sadece kendileri söylediklerinde gerçekleşebilmektedir. Bunun tersi bir şekilde kişinin yakınları bu duruma karışamamaktadır.

Demek ki sadece kişinin ya da hayvanın kendi isteği ile ötenazi yapılabilir; kendisinden başka hiç kimse bu kararı veremez. Kendisinden başka kimsenin beyanı kabul edilmez. Ayrıca bu kararın verilebilmesi için bütün tıbbi tedavi yollarının kapalı olması gerekir. Ötenazi işleminin iki çeşidi bulunmaktadır. Pasif ötenazide hasta olan kişiye uygulanacak olan tedavinin kişiye yardımcı olmadığı durumda, hastanın hayatını uzatacak olan tedavi işlemleri durdurulur. Hastaya sadece hastalığın semptomlarına yönelik olarak tedavi verilir. Kişinin hastalığına karşı bir şey yapmayarak sadece acısını dindirerek ölümünün gelmesi beklenir. Herhangi bir sağlık personeli ya da doktor ölüm sürecine dahil değildir.

 Aktif ötenazide ise bir sağlık çalışanının kişinin ölüm sürecine doğrudan şekilde katıldığı anlamına gelmektedir. Uzman bir doktorun gerekli prosedürlerin yerine getirilmesinin ardından kişi için belirlenen enjeksiyon uygulamasını gerçekleştirerek kişinin ölüm sürecine girmesidir. Aktif ötenazinin yasal olduğu ülkeler ise Hollanda, ABD’ye bağlı Washington, Oregon ve Montana’dır.Aktif ötenazi ülkemizde yasaktır.,

Köpekler karşımıza çıkıp “ abi, ben sokaklarda sefil olmaktan bıktım. Zaten çaresiz hastalığım da var. Acılara dayanamıyorum. Benim hayatıma son verin “ demediğine göre yapılması istenen işlem ötenazi değildir. Ortada bir hastalık yok, çekilen acı yok. Sadece o masum ve muhtaç canların sokakta dolaşmasından rahatsız olan insanlar var. Korkuları çok iyi anlıyorum, parçalanan çocukları biliyorum, bu nedenle başıboş köpek istenmemesini anlayabiliyorum ama çözüm savunmasız canları katletmek olamaz, olmamalı.

Biz “insanlar” bu dünyayı diğer bütün canlılarla PAYLAŞIYORUZ. Biz dünyanın HÂKİMİ değil, paydaşıyız. Başka bir canlının ölümüne biz karar veremeyiz. “İnsan” kelimesinin anlamını bozmadan, insan olmanın gerekliliklerini yerine getirerek yaşamalıyız bu dünyada.

Kısırlaştırılan hayvanların agresyonu azalır, saldırmaz, siz ona taş atmaz, sopa vurmaz, tekmelemezseniz ısırmaz. Çaresizdir. Çöp karıştıramaz, avlanamaz, su bulamaz. Bir parça kuru ekmeğe muhtaçtır. Sadıktır. Bir kap artık yemek verseniz minnettar olur, sizi bir daha unutmaz, gördüğü yerde korur, kurtarır.

Hiç gözlerine baktınız mı köpeklerin? İçinize işler bakışları. Gözünüzün içine içine bakarlar.  Bakmamışsınız ki, öldürmek istiyorsunuz onları.

Hiç burunlarıyla sürtünerek “sev beni” dediler mi size? Demiş olsalardı öldüremezdiniz.

Hiçbir köpekle dost oldunuz mu? Olmuş olsanız kıyamazdınız. Belli kokunuzu hafızasına almamış hiçbir köpek. Evinizin kapısından çıktığınızda kuyruğunu sallayarak koşmamış yanınıza, otobüsünüz gelene kadar yanınızda beklememiş. Size şaklabanlıklar yapmamış, verdiğiniz ekmeği havada kapmamış.

Belli ki hiç köpek arkadaşınız olmamış sizin.

Köpekten arkadaş mı olur? Olur. Hem de pek çok insan arkadaştan daha iyi olur. İhanet etmez size asla. Unutmaz. Zarar vermez arkadaşına. Canı pahasına korur üstelik. Göçükten bile çıkarır sahibini. Kendinden önce öldüyse mezarının başında bekler kendi de ölene kadar.

Siz şimdi bu canları öldürecek misiniz? Gerçekten, kıyacak mısınız onlara? Onları sevmek yerine katledeceksiniz öyle mi? Çok mu güzel olacak o zaman sokaklar, çok güvenli mi olacak? Ne zamana kadar? Biri çıkıp kediler tırmalıyor diye bağırana kadar mı? O zaman da onlara mı gelecek sıra? Sonra başka canlılara, çiçeklere, ağaçlara? Dünyada kalan tek canlı türü biz olana kadar sürecek mi bu?

Hiç de abartılı bir senaryo değil bu. En uzun yolculuklar bir küçük adımla başlar.

Gerçekten, kıyacak mısınız? İçiniz acımayacak, gözleriniz yanmayacak, yanaklarınız ıslanmayacak öyle mi? Başınızı yastığa koyduğunuzda o kara gözler acıyla bakmayacak mı size? Sabaha kadar dönüp durmayacak mısınız yatağınızda? Pişman olmayacak mısınız?

Ne diyeceksiniz çocuklarınıza? Nasıl bakacaksınız yüzlerine daha dün sokakta oynadığı köpeği öldürdüğünüzü duyduğunda?

Ve nasıl ödeyeceksiniz vebali?

Yapmayın… Yapmayın.


En az 10 karakter gerekli
Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.





HIZLI YORUM YAP