‘’Bir mum diğer mumu tutuşturmakla ışığından bir şey kaybetmez.’’
Bir topluluğu oluşturan insanların duygu, düşünce ve ortak değerlerinde birbirlerine karşılıklı bağlanması dayanışma olarak ifade ediliyor. Grup içindeki bireylerin diğer bireylerle uyumlu ilişkiler içinde olması ile ortaya çıkan duruma da sosyal dayanışma deniyor. Her birimiz kendi ışığımızla diğer bireyin ışığını yaktığımızda ışığın burada mecazi olduğunu hepimiz biliyoruz. Uyum içeresinde herkes kendinde olanı diğerine aktardığında diğerlerine sağladığı katkının yanında kendisi de katkı alıyor. Herkes birbirinin ışığını güçlendiriyor. Eksilmeden, eksiltmeden hep birlikte üreterek bilgilerini yeteneklerini paylaşarak daha güçlü parlıyor ışıkları. Kendi oluşumunu tamamlayanlar bir diğerine yol açar ışığı devam eder gururla. Onlar oluşum yolunu tamamlamıştır artık mum ışığı ile başladıkları yolu meşale ışığı olarak tutarak kendinden emin tamlığa ulaşmışlardır.
Bilgilerin ve yeteneklerin paylaşıldığı uyum içinde bir diğerinin ışığını güçlendiren üyeler, kursiyerler, öğretmenler ve başkanıyla, Balçovalılar Kültür ve Dayanışma Derneği… Dernek başkanı Mustafa Dikmen, kat’ı öğretmeni Nilgün Taş, çini öğretmeni Aysel İnceli, Sibel Alınmış, nakış öğretmeni Sermin Keskin’in yoğun çalışmaları ve emekleri sonucunda el emeği göz nuru olan eserlerinin yıl sonu sergisinde emeklerinin karşılığını aldılar. Balçova Belediyesi Başkanı Fatma Çalkaya’nın da katıldığı sergiye ziyaretçilerin ilgisi oldukça yoğun ve kalabalıktı. Eserlerin her biri uzun zaman ve emek gerektiren sanat eserleriydi. Değerli hocalarımız sahip oldukları ışıkları ile öğrencilerini de aydınlatmışlardı ve ortaya sanatın ahenkli sunumu ortaya çıkmıştı. Muhteşem çini eserler, tabaklar, vazolar, abajurlar, nakışlar…
Değerli kat’ı öğretmeni Nilgün Taş ile yaptığımız konuşmada, dernek üyelerinin 500 kişiden oluştuğunu ve kursiyerlerin de dernek üyeleri olduğundan ve kat’ı sanatından bahsetti. ‘’Amacımız bir arada olmak, bilgi paylaşımı ve üretmek olduğundan üyelerimizle yola çıktık dedi. Tabii ki kursumuza üye olmayan gelemez diye bir kural yok fakat talep çok olduğu için çini ve kat’ı da sıkıntı yaşanıyor. Özellikle kat’ı biraz yayılarak çalışmayı gerektiren zamanlar oluyor. Bir masa zaten montaj işlemi için sürekli benim üzerinde çalıştığım alan, çünkü kursiyerler çalıştıkları resmi tamamladığında çerçeveye hazırlanan montaj işlemini benim yapmam gerekiyor. Çalışmalarımız haftada bir gün olduğundan bu işlem haftalar ve aylar alabiliyor. Kat’ı çok sabır ve özen isteyen bir sanat, eylül ayında başlayıp haziran ayına kadar bir kursiyer büyük resimlerden ancak bir tane bitirebilir ve ben montajına başlarım.’’ diyerek bizim hayranlıkla baktığımız kat’ı tablolarının ortaya çıkış aşamasının keyifli bir o kadar da zorluğundan bahsetti.
Sergide eseri bulunan değerli Sevtap Şenol Çokbildik’in daveti üzerine katıldığım sergiyi birlikte gezdik. Tüm yaşamını resim öğretmeni olarak onca öğrenciyi eğitip öğreterek bilgi ve becerisini öğrencilerine aktarıp, mum ışığı olarak başladığı bu yolda meşale ışığı olarak kendini tamamlayan ve yola yeni başlayan öğrencilerinin mumlarını yakarak onlara, ışığını devam ettirecek olan öğrencilere ışığını teslim etti. Bana hangi eser benim tahmin et diye sorduğunda hiç tereddüt etmeden kendisin ait olan eseri buldum. Çünkü sanat sanatçının kendini yorumlamasıdır. Sende olanın, iç dünyanın dışa vurumudur. Sanat bir ruh hali, ruhunu yansıttığın bir yolda kendini ifade etme şeklidir. Sevtap hanımda kendisini yansıtmıştı. Kat’ı tablolarına baktığımda bir kitap gördüm sayfaları açık bir kitap, yaprakları birer ağaç yaprağı gibi yerlere saçılmış. Kitap Sevtap hanımı temsil ediyordu benim gözümde. Boş olan yapraklar doldurulmuş bilgiyle, tüm bilgilerini yapraklara dökmüş aktarmış, her dönem yeni bir boş yaprağa, eğitimini tamamlayan yapraklar birer birer ayrılmış sanki kitabın sayfalarından. Oluşumunu tamamlamışçasına yerlerine yeni öğrenciler gelsin onlarda oluşumunu tamamlasın diye. Bana bunları hissettirdi Sevtap hanımın tablosu. Yine sanatta kendini yansıtmayla bir öğretmenin tablosu olsa olsa bu olur dedim kendimce ve tabi bende de yine muhteşem ruhun sanatla ahengi bir sergiyi ziyaret etmenin mutluluğu…
Sevgiyle, hoşça ve güzelliklerle kalın…
GÜNDEM
21 Kasım 2024GÜNDEM
21 Kasım 2024ÇEVRE
21 Kasım 2024EKONOMİ
21 Kasım 2024GÜNDEM
21 Kasım 2024GENEL
21 Kasım 2024GÜNDEM
21 Kasım 2024GENEL
21 Kasım 2024YAZARLAR
21 Kasım 2024ÇEVRE
21 Kasım 2024Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.