BİR FESTİVALİN ARDINDAN
Ümmiye Koçak: New York Avrasya Film Festivali “Sinemada en iyi Avrasyalı Kadın Sanatçı” ödüllü oyuncu. Arslanköy Kadınlar Tiyatro Topluluğu”nun kurucusu. Adana’da Çelemli Köyü'nde 10 çocuklu bir ailenin altıncı çocuğu olarak doğan Ümmiye Koçak, okumayı çok istemesine rağmen 10 kardeş oldukları için ilkokuldan sonra okula gönderilememiş.
Ümmiye Koçak, ilkokulu bitirdikten sonra okuduğu kitaplarla kendisini geliştirmiş. İlk okuduğu kitap Maksim Gork'nin “Ana” adlı kitabı olmuş. İlk hikâyesini 13 yaşında iken yazmış. Sahnelenen oyunları, beyazperdeye çekilen filmleri, kısa filmleri, dizi senaryoları var. Pek çok dalda ödüllerin sahibi. Oradaydı.
Nilgün Bodur: 12 yaşında kek satarak Avusturya Lisesi’nde okumuş. "Sıradaki Teşekkürüm Bana Yanlış Yapanlara", "Sen Gittin Ya Ben Çok Güzelleştim" ve “Organik Aşk adlı kitapların yazarı. Çok uzun süre dünyanın en iyi markalarına iletişim direktörlüğü yapmış. Kurumsal firmalar için pazarlama konusunda hizmet vermiş.
Günümüzde sosyal medyada doğal yollarla yapılan yemek tarifleri ve bakım önerileri gibi alanlarda videoları ile bir sosyal medya fenomeni
İnternet üzerinde Aşk isimli yaptığı programında ünlüleri konuk etmiş.
Oradaydı.
Ceyda Düvenci: Marmara Üniversitesi İktisat Fakültesi mezunu oyuncu. Taş Kâğıt Makas Duygu Atölyesi’nin kurucusu. Merimelek Ajandaları’nın yaratıcısı. Çocuk gelişimi konusuna odaklanan Düvenci, serebral palsi hastası kızı Melisa'nın hastalık ve tedavi sürecinden yola çıkarak çocuk kitapları kaleme almış. Şu anda Çocuk Gelişimi okuyor ve hedefi mezun olduktan sonra Amerika’da psikoloji üzerine yüksek lisans eğitimi almak. İnsanlara bu yolla faydalı olmak istiyor.
Oradaydı.
Aşkım Kapışmak: Davranış Bilimleri Uzmanı, yazar. Müjdat Gezen Sanat Merkezinde iletişim, beden dili, diksiyon, oyunculuk ve sahne sanatları dersleri alan Kapışmak, üniversitede edindiği bilgileri tek kişilik gösteri halinde sahneliyor. Üniversiteler, belediyeler ve özel şirketlerde seminerler düzenliyor. Bireysel ve kurumsal danışmanlık hizmetleri veriyor. Oradaydı.
250 farklı stantla Denizli’nin girişimci kadınları üç gün boyunca oradaydılar.
Merkezefendi Belediyesi’nin düzenlediği “El Emeği ve Girişimci Kadınlar Festivali”nin ikincisi 17- 19 Haziran arasında MKM’de yapıldı. Bir tarafta birbirinden güzel sanat eserlerinin ve ürünlerin sergilenip satıldığı stantlarda gözümüzü doyururken bir tarafta da yukarıda kısaca tanıttığım konukların sohbetlerine katılma fırsatını bulduk.
Pandemi nedeniyle iki yıldır yapılamayan festival ilimiz halkının sosyal ve kültürel gelişimine büyük katkı sağlıyor.
Her biri birer sanat eseri olan bu ürünlerin hak ettiği değeri bulması ve gelecek kuşaklara da bu sanatların öğretilmesi en büyük dileğim. Kadın girişimcilerin de ayrıca desteklenmesi gerektiğine inanıyorum. Bu amaçlara hizmet etmesi bakımından bu gibi faaliyetler son derece önemli.
İlimizde 250 standı dolduracak kadar kadın girişimci olması gurur ve mutluluk verici. Ama eminim en az bir o kadar daha da katılma fırsatı bulamayan kadınımız vardır. Bu nedenle bu tip etkinliklerin daha sık düzenlenmesi gerektiğini düşünüyorum.
Halkımızın bu sergileri ziyaret etmesi ve bu kadınlarımıza az da olsa maddi ve manevi katkı sağlaması da çok önemli. Sadece bakıp geçmek değil, alışveriş yapmak da değil, sergiledikleri ürünlerle gerçekten ilgilenmek,onları tebrik etmek, güzel dileklerde bulunmak küçük ama moral ve motivasyonu arttıracak önemli davranışlar.
Bu etkinliklere duyarsız kalmayalım.
Üretkenlik ve yaratıcılıklarından dolayı kadınlarımızı, girişimlerini desteklemek için yaptığı faaliyetlerden dolayı da Belediye Başkanımız Sayın Şeniz Doğan’ı yürekten kutluyorum.