GÖZYAŞI DÖKENLER DAHA ÇABUK İYİLEŞİYOR
Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Opr. Dr. Hasan Titiz, insanın duygulandığı, sevinçten veya üzüntüden ağladığında yanağından süzülen gözyaşlarının aslında göz sağlığımızı koruduğunu söyledi. Titiz, “Gözyaşı film tabakası her göz kırpmada yenilenir. Göz kapağının hareketleri sırasında göz yüzeyinin hasarını önler, mekanik ısınma ve antimikrobiyal aktivite ile mikrop üremesini engeller” dedi.
Göz Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Opr. Dr. Hasan Titiz, gözyaşı kurumasının kişinin yaşam kalitesini etkileyen önemli bir sağlık problemi olduğuna dikkat çekerek tedavi edilmezse ilerde görme kaybına sebep olabileceğinin altını çizdi. Gözyaşı tabakasındaki her tür hasarın göz yüzeyini ve buna bağlı olarak gözün görme yeteneğini etkilediğini söyleyen Opr. Dr. Hasan Titiz şunları söyledi: “Gözyaşı; gözyaşı bezlerinin salgıladığı, gözün saydam tabakası olan kornea ve konjonktiva yüzeyinin nemlenmesini, korneanın besin ve oksijen desteğini sağlayan saydam bir sıvıdır. Gözyaşı gözün ön kısmındaki saydam tabaka üzerinde ince bir film oluşturur. Gözyaşı film tabakası her göz kırpmada yenilenir. Göz kapağının hareketleri sırasında göz yüzeyinin hasarını önler, mekanik ısınma ve antimikrobiyal aktivite ile mikrop üremesini engeller. Göz yüzeyinin korunması için kesintisiz bir gözyaşı tabakası olmalıdır. Gözyaşı tabakasındaki her türlü hasar, göz yüzeyini ve buna bağlı olarak gözün görme yeteneğini etkileyecektir.”
ÇEVRESEL FAKTÖRLER GÖZYAŞI KALİTESİNİ BOZUYOR
Gözyaşının azalması veya kalitesinin bozulmasının yaşla, bazı sistemik hastalıklarla, bazı ilaçlarla, gözle ilgili cerrahi girişimlerle ve çevresel faktörlerle ilgili olabileceğini söyleyen Opr. Dr. Titiz, “Gözyaşı film tabakası üç temel kısımdan oluşur. Bunlar sümüksü, sulu ve yağlı tabakalardır. Sümüksü tabaka kornea yüzeyinin pürüzsüz olmasını, sulu tabaka göz yüzeyinin temizlenmesini, yağlı tabaka gözyaşının buharlanmasını sağlar. Gözyaşının azalması veya kalitesinin bozulması yaşla bazı sistemik hastalıklarla, bazı ilaçlarla, gözle ilgili cerrahi girişimlerle ve çevresel faktörlerle ilgili olabilir” diye konuştu.
GÖZ TEMİZLİĞİ ÖNEMLİDİR
Gözyaşı kuruluğunun çoğu hastada benzer belirtilerle kendini gösterdiğini ifade eden Opr. Dr. Hasan Titiz, en yaygın gözyaşı kuruluğu belirtilerinin genellikle gözde batma, yanma, bulanık görme, kızarıklık, ışığa karşı hassasiyet ve göz yorgunluğu şeklinde olduğunu belirtti. Hastalığın tanısının, göz hekimi tarafından muayene ve testlerle konulabileceğinin altını çizen Op. Dr. Hasan Titiz, “Tedavide göz ve çevresinin temizliği önemlidir. Gerekirse hekim tarafından verilecek ilaçlarla tedavi edilir” diyerek uyarılarını sonlandırdı.
Editör: Abdullah GÖNÜLTAŞ / HABER MERKEZİ