HEY TOKSİK POZİTİF?
Mantra, çakra, içses bunlara fazla konsantre olma hali diyelim?
Evet bununda suyunu çıkardık. Artık Pollyannacılığı öyle bir pozisyona getirdik ki ona da “Toksik Pozitiflik” dedik. Olumlu olma durumunu bir çeşit takıntı haline getirmek kesinlikle yanlış bir eylem, sürekli pozitif kalmak evrim sürecimize uygun değil.
Bu sorulara katılıyorsan sen “Toksik Pozitif” olmuşsun geçmiş olsun.
Birisi kendini kötü hissettiğinde, ‘’daha kötüsü olabilirdi’’ gibi şeyler söyleyerek onları yüreklendirir misin?
Olumsuz tecrübelerini ‘’iyi hisset’’ tarzı motivasyon sözleriyle en aza indirmeye çalışır mısın?
Zor sorunları ”neyse o” gibi ifadelerle bir kenara bırakır mısın?
Mutlu olmadığında bile mutluymuşsun gibi davranır mısın?
Olumlu kalmak yerine sorunlarına çok fazla odaklanan insanların muhtemelen depresyona gireceklerine inanır mısın?
Olumsuz duygularımı bir kenara bırakarak “devam etmeye” çalışır mısın?
Bazen üzgün olduğun için suçlu hisseder misin?
Olumsuz hislerini saklar mısın?
Deneyimine göre, olumsuzluğa yer vermek birini yalnızca daha aşağı mı çeker?
Pozitif olana odaklanarak kendini mutlu olmaya zorlar mısın?
Toksik pozitifsen, ya kendin ya da bulunduğun ortam sana pozitiflik baskısı kuruyor.
Hemen etrafını incele.
Çünkü kötü konu açmamak için uğraşan, her şeyin parlak tarafını görmeye çalışan insanlar tarafından sarılmış olabilirsiniz.
Çünkü öfkeli iseniz buna sebep olan kişinin bunu bilmesi gerekir. Vücudunuzun başka yerlerine gönderdiğiniz öfke depresyona, fiziksel sorunlara yol açabilir.
Çünkü aşırı ve yararsız bir pozitifliğiniz var.
Çünkü olumsuzluklardan sürekli kaçıyorsunuz.
Evrim sürecimiz duygularımızı ve hormonlarımızı harmanlamamızdan geçiyor.
Olumsuzlukları ret etmek yerine kendimize yabancı olmamak için, her zaman mutlu olamayacağımızı kabul edip sorunlarımızla baş edecek gücü kendimizde bulabilmeliyiz.