KALİTELİ YAPI ÜRETİMİ KONUSUNU AÇMAMIZ GEREKİR
Bu yıkılmayan ayakta kalan içindekilerin ölmediği bina ne binasıymış görebildiniz mi?
Depremde yapı hasar görür bunu bekleriz ama kat kat un ufak yıkılmaz içindeki insanlar ölmez.
Bizim öğretimiz sağlam zemin sağlam yapı üzerine kuruludur. Deprem hareketini zemin ve yapı davranışını öğretiriz. Ama uygulama bizim öğrettiğimiz gibi olmuyor. Bir sistem var öğretilerin uygulamayı olanaksız kılıyor. Yapı denetim meselesine odalar, proje muellifleri ve kamu dahil edilmedikçe düzelme olmayacaktır.
Rant para siyaset üçgeni kırılmadıkça biz boşuna çabalarız. Söylenecek çok şey var. TV’lerde sanki tek eksiğimiz jeoloji ve jeofizikmiş gibi bir algı yeniden oluşturulmaya başlandı. Zarar gören pist ve yol için zemin etüdü daha iyi yapılsa zarar görmezdi dedi koskoca jeofizik profesörü. Zemin etüdünde Jeoloji ve jeofizik olmadan adım atılmaz, zemin etüdünde jeoloji ve jeofizik bilgisinden yararlanılır.
Ancak verilen örneğe taş olsa sabredemez çatlar. Zemin etüdü büyülü bir araştırma değildir. Depremde yüzey kırığı nerede oluşur, kaç m atım olur, depremin merkezi, odak derinliği ne olur bunları bilmek imkânsızdır. Zemin incelemesi sonrası zeminle ilgili bilgiler öğrenilir, oluşacak depremde zemin nasıl davranacak belirlenir ve o zemine uygun bina temeli tasarımı ve binanın deprem hesabı yapılır.
Bu denli büyük depremde yapılar, yollar, pistler mutlaka zarar görür. Önemli olan binanın komple göçmemesi ve insanların ölmemesidir. Sorun komple göçen binalardır ve oradaki sorun beton mukavemetinin düşüklüğü, demir işçiliğinin kötü olması, kolon kesme gibi binaya müdahale, statik proje hataları gibi yapısal sorunlardır. Sağlam zemin ve mutlaka kaliteli yapı üretimi ile ölümlerin önüne geçebiliriz. Kaliteli yapı üretimi konusunu açmamız gerekir.