Avrupa’yı gezmeye devam ediyoruz ve bugün de Letonya’dayız. Baltık ülkeleri gezimizde Litvanya’dan sonraki rotamız, Letonya ülkesiydi. Baltık ülkeleri, isimlerinin birbirine benzemesi nedeniyle coğrafi konum olarak da karıştırılır. Güneyden kuzeye sırasıyla Litvanya-Letonya-Estonya yer alır. Bu ülkeler, Baltık Denizi’ne kıyı olmaları nedeniyle dünya turizmin ilgisini çekmektedirler. Litvanya’nın başkenti Vilnius’dan ayrılarak Letonya’nın başkenti Riga’ya vardık. Riga’nın ismini her duyduğumda merak ederdim. İsmi gibi şirin bir şehir. Riga, sokaklara taşmış eğlenceleriyle keyif alacağınız bir şehir. Letonya, küçük bir ülke olsa da Riga, Baltıklar’ın en büyük şehri. “ Kuzey’in Paris’i “ olarak da söylenen Riga, Letonya’nın gözbebeği. Kuzeydoğu Avrupa’nın en büyük liman şehri. Şehrin ortasından şehri ikiye bölen Daugava Nehri geçiyor. Nehrin kenarında biraz yürüyüş yaptıktan sonra biz daha çok şehir merkezini gezmeyi tercih ettik. Her Avrupa ülkesinde olduğu gibi bu şehirde de eski tarihi dokunun korunduğu Old Town (Eski Şehir) Bölgesi, şehrin en hareketli yeri. Arnavut kaldırımlı taş sokaklarıyla, ihtişamlı süslemeli tarihi binalarıyla Unesco Dünya Miras Listesi’ne dahil edilmiş. Şehrin tanıtım fotoğraflarında sıkça gördüğünüz gotik yapıdaki ihtişamlı, süslemeli binalar da Eski Şehir Meydanı’nda bulunuyor. Kara Kafalılar Binası, St.Peter’s Kilisesi, 3 Birader Evleri, Riga Dome Katedrali bu binalardandır. Kara Kafalılar Binası, yabancı tüccarların loncasıymış. Siyah saçları nedeniyle bu tüccarlara “ Kara Kafalılar “ denilirmiş. Kırmızı kiremitli ve süslemeli bu görkemli binanın önünden bir poz vermeden geçemezsiniz. Şehrin diğer turistik sembolleri de Kedi Evi, Özgürlük Heykeli ve Riga Kalesi’dir. Kedi Evi Binası’na baktığınızda binanın tepesinde Kara Kedi Heykeli göze çarpar. Merak edersiniz çatıda Kara Kedi Heykeli’nin ne işi var ? Hikayesi ; tüccarlar loncasından kovulan tüccar, kızarak loncanın yanında bulunan evinin tepesine bu Kara Kedi Heykeli’ni yaptırır. Amacına da ulaşır. Heykel, herkesin dikkatini çeker. Kimse de dokunmaz. Şehrin sembolü haline gelir. Şehrin diğer önemli bir yapısı da Özgürlük Heykeli’dir. Özgürlük Heykeli, 1935’te Letonya’nın bağımsızlığını ilan etmesiyle inşa edilmiş. Eski Şehir Meydanı’ndan ayrılarak yürüme mesafesindeki “ Riga Jauniela “ denilen güzel bir sokağa vardık. Çiceklerle döşenmiş sağlı sollu cafeler ve restoranlar bulunuyor. Gece hayatı Eski Şehir Bölgesi’nde daha hareketli. Gününüzü sahilde geçirmek isterseniz de şehir merkezine 30 km uzaklıkta bulunan Jurmala Bölgesi, sahil ve denizin buluştuğu bölgedir. Milli içkileri, “ Siyah Balsam “ denilen 30 çeşit bitkinin ve çiçeğin kaynatılıp meşe fıçılarda bekletilmesiyle yapılan bir içkidir. 1752 ‘ li yıllarda Riga’lı bir eczacı tarafından bulunmuş ve o yıllardan beridir halk ilaç ve şifa niyetine tüketiyormuş. % 45 lik alkol oranı yüsekliği nedeniyle sert bir içki. Yemek ve içki mekanlarında rahatlıkla bulabilirsiniz. Riga kenti, 20 yy başında tüm Avrupa’yı etkileyen “ Art Nouveauu “ mimari akımından etkilenmiş, şehir sanatsal binalarıyla farklı bir görselliğe bürünmüş. Barcelona bu akımın merkezi olarak biliniyor. Osmanlı saray mimarı Raimonda Doronca da o dönem bu akımdan etkilenerek Osmanlılar’a birçok bina inşa etmiş. İstanbul Beşiktaş’ta bulunan Şeyh Zafir Türbesi, Yeniköy’deki Huber Köşkü, Beykoz’daki Çubuklu Kasrı, Acıbadem’deki Ahmet Ratıp Paşa Köşkü bunlara örnek binalardır. Riga, yılın her dönemi hareketli olan bir şehir. Letonya’ya gittiğinizde bu güzel şehre mutlaka uğrayın.. Eminim siz de seveceksiniz. Riga’ya gitmek isterseniz, Türkiye’den Riga’ya direkt uçuşlar da bulunuyor. Bol gezili günleriniz olsun.. Yolunuz açık olsun..
GÜNDEM
28 Aralık 2024GÜNDEM
28 Aralık 2024ÇEVRE
28 Aralık 2024EKONOMİ
28 Aralık 2024GÜNDEM
28 Aralık 2024GENEL
28 Aralık 2024GÜNDEM
28 Aralık 2024GENEL
28 Aralık 2024YAZARLAR
28 Aralık 2024ÇEVRE
28 Aralık 2024Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.