Kadınlar birlikte güçlü platformu yaptığı basın açıklamasında depremden kadın haklarına birçok politikayı eleştirdi. Kadınlar, “Kadınlarının dayanışma ve mücadeleyi örgütledikleri renkleriyle, sözleriyle eylemleriyle bir araya geldiği, isyanını eyleme dönüştürdüğü 8 Mart hazırlıklarımızın devam ettiği tarihlerde 6 Şubat günü 11 ili kapsayan, 20 Şubat günü Pazarcık merkezli depremler yaşadık. Patriyarkal kapitalizmin rantı önceleyen insanı ve doğayı hiçe sayan politikaları on binlerce yaşamı sevdiklerinden bizlerden kopardı. Siyasi iktidarın doğal felaket diyerek kendi sorumluluğunu görmezden gelen tüm sorumluluğu doğaya atan, kader ile açıklayan tutumuna karşı bizler yaşanan kayıpların kapitalizmin doğa ve insan düşmanı politikalarının bir sonucu olduğunu bu haliyle sürdürülebilir olmadığını söylüyoruz ve söylemeye devam edeceğiz.” Dedi.
KENTSEL RANTIN, LİYAKATSİZLİĞİN, İNSAN HAYATINI HİÇE SAYAN İMAR UYGULAMALARININ YIKIMI
Kadınlar birlikte güçlü platformu: “Bu yıl, Kadınların Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü olan 8 Mart’a, etkilerinin hala sürdüğü ve uzun yıllar da sürmeye devam edeceği bu depremin ağırlığıyla, ataerkil kapitalist ülke düzeninin hayatlarımıza her anlamda kast ettiği, yaşamlarımızın iktidar ve sermaye nezdinde hiçbir şey ifade etmediği bilinci ve öfkesiyle giriyoruz! Milyonlarca insanda derin acılar bırakan Maraş depreminin etkileri, savaşlarda olduğu gibi kadınlar ve çocuklar üzerinde daha ağır yaşanıyor. Başta AKP iktidarının ve işbirliği yaptığı sermaye gruplarının kapitalist politikaları olmak üzere, kentsel rantın, liyakatsizliğin, insan hayatını hiçe sayan imar uygulamalarının sebep olduğu bu büyük yıkımın sonuçları, zaten yoksulluk kıskacında, etnik ve dinsel olarak ayrımcılığa uğrayan, bölgesel eşitsizliğe, savaşa, emek sömürüsüne ve ataerkil şiddete en çok maruz kalan kadınları daha derinden etkiliyor. Enkaza dönen kentlerden sağ kurtulabilen, yakınlarını kaybetmenin ağır travmasını yaşayan kadınlar bir taraftan da güvenlik endişesini yaşamakta, göçe, yoksulluğa, salgın hastalıklara ve şiddet riskine karşı en savunmasız toplumsal kesimi oluşturmakta. Büyük bir felakete ve insanlık dramına sebep olan iktidar ve kurumları ise kadınlara ve çocuklara reva gördüğü gerici politikalarını hemen uygulamaya koymaktan geri durmuyor.
DEPREMLE BİRLİKTE ARTARAK DEVAM EDECEK
Diyanet İşleri Başkanlığı depremzede çocukların evlat edinenle evlenme engeli bulunmadığına dair tecavüz ve istismarı meşrulaştıran fetvalar verirken, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, kimsesiz kalan çocukları yurtlarda ve okullarda adları taciz, tecavüz, istismar ve şiddet ile anılan tarikat ve cemaatlere teslim etmekten utanmıyor. AKP-MHP iktidar bloğunun neoliberal politikalarının iş yerlerinde yarattığı güç eşitsizlikleri yaşanan depremle birlikte artarak devam edecek.
DAHA FAZLA DAYANIŞMA BİZİM SORUMLULUĞUMUZ
Türkiye ve Dünya’da kadın işsizlik oranının en yüksek olduğu, kadın yoksulluğunun en fazla ve kadın istihdamının en düşük olduğu ülkelerden biriyken deprem ile birlikte bu daha da derinleşerek devam edecek. Yaşanan deprem ile birlikte derinleşen eşitsizliklere eşlik eden yoksulluk, toplumsal cinsiyet eşitsizliğiyle de birleşince önümüzde ki sürecin kadınlar açısından yaşamın her alanında güvencesizliği, bakım yükünü, şiddeti arttıracağı aşikâr. Bu süreç önümüze daha fazla örgütlenme, daha fazla mücadele etme ve daha fazla dayanışma sorumluluğunu bizlere yüklüyor.
MÜCADELEMİZİ YÜKSELTECEĞİZ
Savaşın, yoksulluğun, cinsiyet eşitsizliğinin ve muhafazakâr politikaların sonucu neredeyse her gün bir kadının katledildiği, LGBTİ bireylerin her türlü şiddete maruz bırakıldığı, haklarını savunanların cezaevlerinde rehin tutulduğu, kadın emeğinin rekabetçi, güvencesiz, esnek ekonomi politikaları dayatılarak sömürüldüğü, kadınların hukuksal haklarının gasp edildiği, kadını sadece aile ile tanımlayan, onu toplumsal alandan dışlayan gerici- ataerkil politikaların dayatıldığı, kadını güçsüzleştiren ve erkek şiddetine karşı savunmasız bırakmayı amaçlayan bu baskıcı ve çürümüş AKP-MHP iktidar bloğuna karşı kadın mücadelemizi yükselteceğimizin sözünü veriyoruz. 8 Mart günü tüm illerde en geniş kadın platformları ile iktidarın patriarkal politikalarına karşı “öfkemizle isyanımızla kadın dayanışmasını örüyor, yaşamı yeniden kuruyoruz!” diyerek alanlarda olacağız. Yaşasın kadın dayanışması yaşasın örgütlü mücadelemiz.”
BASIN AÇIKLAMASINDA TARTIŞMA ÇIKTI
Gerçekleşen basın açıklamasında vatandaşlar arasında tartışma çıktı. Kadınlar birlikte güçlü platformunun attığı bir slogana tepki gösteren bir vatandaş, “ben Kahraman Maraşlı bir depremzedeyim devlet her gücüyle saha da ne konuşuyorsun ayıptır ya böyle bir zamanda protesto yapılması bile içler acısı biraz vicdan.” Dedi. Bu sözler üzerine başka bir vatandaş ise onlar protesto etmiyor başka bir şey anlatıyorlar sen duyarlı ol sen olay çıkarma ahlaksız herif” diyerek tepki gösteren vatandaşa cevap verdi. Tartışma çevredeki vatandaşların araya girmesiyle bitirildi.
Aslıhan kılıçelli
GÜNDEM
08 Ocak 2025GÜNDEM
08 Ocak 2025ÇEVRE
08 Ocak 2025EKONOMİ
08 Ocak 2025GÜNDEM
08 Ocak 2025GENEL
08 Ocak 2025GÜNDEM
08 Ocak 2025GENEL
08 Ocak 2025YAZARLAR
08 Ocak 2025ÇEVRE
08 Ocak 2025Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.