0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Pamukkale Üniversitesi Prof. Dr. Hüseyin Yılmaz Kongre ve Kültür Merkezi’nde yapılan açılış töreni saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başladı. “Türkiye Cumhuriyeti’nin Yüzüncü Yılında Türk Mühendisliği” adlı çalıştayın açılış töreni; PAÜ öğrencilerinin sahnelediği müzik dinletisinin ardından PAÜ Mühendislik Fakültesi ve Teknoloji Fakültesi’nin kuruluşundan bu yana nasıl geliştiği hakkında hazırlanan sinevizyon gösterimi ile devam etti. Açılış konuşmaları ile devam eden törende Mühendislik Fakültesi ve Teknoloji Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Osman Nuri Ağdağ ve Rektör Prof. Dr. Ahmet Kutluhan konuşmalarını yaptı.

DEKAN AĞDAĞ: GELİŞMİŞLİK DÜZEYİMİZİ GÖSTEREN, ÜLKENİN REFAH VE HUZURUNU SAĞLAYAN TÜRK MÜHENDİSLİĞİNİN ESERLERİDİR

Mühendislik Fakültesi ve Teknoloji Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Osman Nuri Ağdağ yaptığı açılış konuşmasında şunları kaydetti: “Cumhuriyetimizin kurucusu büyük önder Mustafa Kemal Atatürk 1924 yılında belki de bize bu hayat boyu öğrenmenin ışığını yakmış, sinyalini vermiştir. Cumhuriyetin ilk yıllarında bilimin teknolojinin gelişmesi için mühendisliğin gelişmesi için öncelikli olarak üzerinde durulan şeyin ulaşım konusu ve ulaşım konusuyla ilgili olarak da demir yollarının geliştirilmesi ilk cumhuriyetin ilk yıllarında üzerinde durulan en önemli konudur. Ardından 1933 yılında ilk 5 yıllık kalkınma planı yapılıyor ve bu ilk 5 yıllık kalkınma planında çok farklı sektörler geliştirilmesi gereken unsurlar olarak karşımıza çıkıyor. Daha sonra ikinci 5 yıllık kalkınma planında bu sektörler daha da çok geliştiriliyor. Daha sonra da sırasıyla Elektrik Etüt İdaresi, Sümerbank, Karabük Demir-Çelik Fabrikası’nın kurulması, şeker fabrikalarının kurulması cumhuriyetin ilk yıllarında ve sonraki aşamalarındaki mühendislik ve teknolojiyle ilgili çalışmalarımız. Ülke olarak çalışmalarımız takip eden yıllarda mühendislikte ve teknolojideki başarılara ilave olarak devletin başarılarına ilave olarak buradan ilham alan özel sektör de artık üretime ve gelişmeye başlamıştır. Günümüze doğru yaklaştığımızda biraz önceki sinevizyon gösterisinde izlediniz. Otomotiv endüstrisinde savunma sanayisinde çok büyük çok önemli atılımlar yaptı ülkemiz. Yapılan İHA’lar, SİHA’lar, helikopterlerimiz bunları uzun uzun saymakla bitiremeyiz. Bu tür çalışmaların hepsi gelişmişlik düzeyimizi gösteren, ülkenin refah ve huzurunu sağlayan Türk mühendisliğinin eserleridir. Bu manada da cumhuriyetten bugüne çeşitli terör örgütlerince şehit edilen Türk mühendislerini de rahmet ve minnetle anıyorum. Çalıştayımızı Cumhuriyet’in 100. yılında bir faaliyet geliştirmek bir not düşmek aynı zamanda da öğrencilerimize çağırdığımız ve bizi kırmayarak gelen birbirinden değerli katılımcıların tecrübelerini aktarmak ve onların gelişimine bir ışık tutmak amacıyla mühendislik ve teknoloji fakülteleri ortaklığında gerçekleştirdik.”

“ÜLKEMİZDE TÜRK MÜHENDİSLERİNİN TÜRKİYE MÜHENDİSLİĞİNE BÜYÜK KATKISI OLMUŞTUR”

Rektör Prof. Dr. Ahmet Kutluhan törende yaptığı konuşmada şunları kaydetti: “Pamukkale Üniversitesi otuz birinci yılını yaşıyor ama aslında Pamukkale Üniversitesi bir mühendislik üniversitesi diyebiliriz. Pamukkale Üniversitesi 1976 yılında temelleri atılmış, Dokuz Eylül Üniversitesi’ne bağlı olarak mühendislikle başlamıştır. Dolayısı ile içimizde en yaşlı fakülte mühendislik fakültemizdir. Bunun da getirisi olarak da en büyük katkıyı yine onlardan bekliyoruz, onlar da bunu yapmışlardır, daha da büyüğünü yapmalarını istiyoruz kendilerinden. Pamukkale Üniversitesi Cumhuriyetimizin 100. yılını adeta taçlandırmıştır. Yüz etkinlik desek belki yanılırız çünkü yüzden fazla etkinlik düzenlendi. Bununla ilgili bir kitapta hazırlıyoruz. Bu etkinlikler içerisinde tıbbın yüz yıllık birikimi bir de mühendislik fakültesi mühendisliğin yüz yıllık birikimi sempozyumunu düzenlemiştir. Biz tabi tıpçı olarak tıbbın yüz yıllık birikiminde Cumhuriyetimizle yaşıt hocalarımızı davet ettik. Bu hocalarımız sanki Cumhuriyetle büyümüşler ve her döneme ait hikâyelerini dinleme fırsatı bulduk. Tabi burada Ülkemizde Türk mühendislerinin Türkiye mühendisliğine büyük katkısı olmuştur çünkü hayatı kolaylaştıran, ülkemizi imar eden mühendislerdir. Şu anda nerede bir şey görsek altında bir mühendislik imzası taşımaktadır. Ben kendilerine havada, karada, denizde, ülkemizi bir üst düzeye taşıyan tüm mühendislerimize teşekkür ediyorum. Onlar ülkemize sahip çıkıyorlar, sahip çıkmaya da devam edecektir. Mühendislik iddia makamı değildir. Mühendis ispat makamıdır. Dolayısıyla onlar kendilerini ne ile ispat ediyorlar? Kendisinin verdiği somut ürünlerle bizlere kendilerini gösteriyorlar. Dolayısı ile sevgili öğrencilerimiz gelecekte anılmak istiyorsanız geleceğe yatırım yapmak istiyorsanız şimdiden ülkemize insanlığa vereceğiniz katkıları şu anda hesap etmeniz lazım.” HABER MERKEZİ