SARI GELİN TÜRKÜSÜNÜN ÖYKÜSÜ

Genelde yanlış olarak Ermeni türküsü diye bilinir. Oysaki Sarı Gelin türküsünde hiçbir Ermenice sözcük yer almamaktadır. Sarı Gelin, eski çağlardan beri Çoruh Irmağı boyunca yaşayan Hıristiyan bir Kıpçak Beyinin kızıdır. Sarı Gelin türküsü, Kuzeydoğu Anadolu Erzurum coğrafyasında ortaya çıkmıştır.
Erzurumlu bir delikanlı, sarışın Kıpçak Beyinin kızına aşık olur. Delikanlı, ailesinin tüm karşı çıkmalarına rağmen delicesine aşık olduğu bu sarışın kızdan vazgeçmez. Zaten Kıpçak Beyi de kızını oğlana vermek istemez. Delikanlı kıza olan aşkını mırıldanarak şiirleştirmiştir.
Sonunda delikanlı, kızı kaçırmaya karar verir ve kaçırır. Fakat Kıpçak Beyi adamları peşlerine salar. Uzun bir takipten sonra kaçakları bulan acımasızlar, oğlanın canını orada alır.
O günden beri halkımız arasında türküleşen bir aşk öyküsü daha dillerde dolaşır, durur.
Türkü Dadaş türküsüdür ve rahmetli Faruk Kaleli Hocamız bu türküyü derleyerek bugünkü şekline getirmiştir.
Kaynak: Türküler ve Hikayeleri Sitesi
SARI GELİN
Erzurum çarşı pazar (leylim aman-2)sarı gelin
İçinde bir kız (yarim) gezer
-ah nenen ölsün (sarı gelin aman-3) suna yarim
Katlime ferman yazar (Dertlere derman yazar)
-ah nenen ölsün (sarı gelin aman-3) suna yarim
Ve sevdalar yaşandı bu topraklarda kimi delicesine, yanlış değil doğru biline. Benden söylemesi öylecesine

SEMİH BİLGİÇ